Sayı 6 / Göç - 11:51, 17 Haziran 2017 Cumartesi
yeni kavimler göçü: küresel dönemde göçmen akını

Tarih boyunca yapılan göçlerin insanın varoluşunu tamamlayan bir süreç olduğundan bahsedilebilir. İnsan gruplarının, dolayısıyla kültürlerin karşılaşmasından yeni toplumsal yapılar, yeni kültürler oluşur. Her bir karşılaşma yeni bir toplumsal inşa manasına gelir.

Göç etme eylemi en temelde bir yer değiştirme durumunu ifade eder. Bu yönüyle göç beslenme, üreme gibi insanlığın en esaslı ve en başat eylemlerinden biri olarak karşımıza çıkar. Göçebelik, tarım devrimiyle birlikte insanların yerleşik hayata geçişinden önce avcı-toplayıcı toplulukların bin yıllar süren zaman diliminde yegâne yaşam tarzlarını oluşturmuştur. Öyle ki, insanın yer değiştirme eylemi, yerleşik yaşamın yanı sıra, artan mesafelerle ve daha büyük insan gruplarıyla da devam etmiştir. İnsanlar tarih boyunca Afrika ve Ortadoğu coğrafyasından Uzakdoğu’ya, Sibirya’dan Amerika’ya kıtaları aşan uzun göçler gerçekleştirdi.

Tarih boyunca yapılan göçlerin insanın varoluşunu tamamlayan bir süreç olduğundan bahsedilebilir. İnsan gruplarının, dolayısıyla kültürlerin karşılaşmasından yeni toplumsal yapılar, yeni kültürler oluşur. Her bir karşılaşma yeni bir toplumsal inşa manasına gelir. İnsanoğlunun yaratmış olduğu medeniyetlerin sözü edilen bu karşılaşmaları mümkün kılan göç etme eyleminin birer neticeleri olduğunun altı çizilmesi gerekir. Bu yönüyle göç sosyal değişmenin asli unsurlarından birini oluşturur. Tarihe dinamizmini veren etkenlerden birini meydana getirir.

Bu konuda Avrupa tarihinin seyrini değiştirmiş ve kayıtlara kavimler göçü olarak geçen kitlesel göçler, bu duruma en açık örneği oluşturur. MS 350-800 yılları arasında yaşanmış bu göçlerin yarattıkları başlıca değişimler; tarihte bir dönemin kapanmasıyla sonuçlanan dönemin en büyük İmparatorluğu olan Batı Roma’nın yıkılması ile bugünkü Avrupa uluslarının ilk temelleri atılması olmuştur. Kitlesel göçlerin toplumsal değişme üzerinde sahip oldukları dinamizm uygarlık tarihinin ilk dönemlerinden beri görülmektedir. 

 

Yazının devamı Düşünce Dergisi'nin Göç sayısında...