“Dergi, hür tefekkürün kalesidir” der Cemil Meriç. Düşünce Dergisi ise, hür tefekkürün bozkırıdır, kalesi değil. Zira tefekkür/düşünce bir kaleye sahipse, belki de hapsolduğunun farkında olmayan bir şaşkınlık nöbetinden öte bir şey değildir.
Tüketim kültürü ve teknolojinin hayatımızda kapladığı yer nispetinde hareket alanını genişleten “para”nın sadık kölesi bir banka müdürünün yükselirken düşüşünün hikayesidir Necip Fazıl Kısakürek’in Para adlı oyunu.