18 Mart 2023

  • Paylaş
90 yıl sonra türk dil devriminin muhasebesi

Türkiye’de dil tartışmaları ağırlıklı olarak alfabe devrimi üzerinden yürütülmüştür. Alfabe değişimi bir uygarlık tercihi olarak bizzat Atatürk tarafından gerçekleştirildiği için erken Cumhuriyet dönemi aydınları tepki verememişlerdir.

Türkiye’de dil tartışmalarının uzun bir geçmişi bulunmakta. Tanzimat’tan Cumhuriyet’e ve ardından günümüze kadar gelen süreçte dil meselesi bilimsel, kültürel, sosyal, dinsel ve ideolojik pek çok alanla doğrudan bağlantılı bir şekilde tez ve karşı tezlerin ortaya koyulmasını sağlamış; bu çerçevede çeşitli polemiklerin oluşmasına yol açmıştır.

Son dönem Osmanlı aydınları arasında dilde sadeleşme talepleriyle başlayan bu tartışmaların, ilk etapta Türk modernleşme hareketleriyle paralel ilerlediği ancak sistemli bir yapıya kavuşmadığı gözlemlenmektedir. Cumhuriyet döneminde ise dil planlaması yolundaki girişimler daha sistemli bir biçimde yürütülmüştür. Bu amaçla 12 Temmuz 1932’de Türk Dili Tetkik Cemiyeti kurulmuştur. Temel hedefi “Türk dilinin öz güzelliğini ve varsıllığını ortaya çıkarmak, onu yeryüzü dilleri arasında değerine yaraşır yüksekliğe eriştirmek.” şeklinde belirlenen Cemiyet, III. Dil Kurultayı’nın son toplantısında kabul edilen yeni ana tüzüğü gereğince Türk Dil Kurumu adını almıştır.

Cumhuriyet Halk Fırkası ve Halkevlerinin çalışmalarıyla ülke genelinde bir dil seferberliği başlatılmıştır. Kurumun bizzat hamisi Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın, “Artık dil işlerini halletmek lazım.” sözünden sonra “dilin ıslahı”, Cumhuriyet'in kimlik inşası sürecinde kültürel hamleleri içeren önemli ve etkili bir adımlardan biri olmuştur. Burada dilin ıslahından kastedilen bir medeniyet ve zihniyet değişimidir.

Türkiye’de dil tartışmaları temelde Cumhuriyet devrimlerine karşı olumlu yahut olumsuz tutumlarla ilişkili yürümüştür. Cumhuriyet’in Batılı yüzüne karşı mesafe koyan kitleler devrimlere umumiyetle tepki vermişlerdir. Genç Cumhuriyet, eğitim ve kültür politikaları üzerinden bir ulus inşa ederken Batı modernleşmesinin tarihsel döngüsünü takip ediyordu.

Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı modernleşme hareketlerinin aydınları olgunlaştırdığı bir döneme denk gelir. Tanzimat ve Meşrutiyet aydınlarının tartıştığı birçok kültürel hususiyet Cumhuriyet döneminde keskin ve tepeden inmeci yaklaşımıyla hızla gerçekleşir. Harf inkılabı ve ardından dilde özleştirme çalışmalarını “dil devrimi/dil inkılabı/dil reformu” gibi tanımlamalarla ifade etmekteyiz. Dil planlaması ekseninde okuduğumuz takdirde ise Cumhuriyet kadrolarının hedeflerini geniş bir yelpazeden anlamamız mümkün olabilir.

Yazının devamı Düşünce Dergisi'nin "Türkçe" sayısında...

 



Yasal Uyarı: Yayınlanan yazı ve haberin tüm hakları Düşünce Dergisi'ne aittir. Özel izin alınmadan yazı ve haber hiçbir şekilde kullanılamaz. Ancak yazı ve haberin bir kısmı aktif link verilerek alıntılanabilir.

  • Paylaş

Türkçenin yabancı dil olarak öğretiminin daha sistemli ve etkili olabilmesi için doğrudan bu alana özgü öğretmen yetiştirme politikasının kısa sürede hayata geçirilmesi gerekmektedir.

Yazı dili üzerine yapılan çalışmaların yanında konuşma dili alanında yapılanlar eser miktardadır. Konuşma dili nasılsa biliniyor diye mi düşünülmüştür, yazıyı çözersek kendiliğinden çözülür diye mi, bilemiyoruz.

Bir toplumun kültürel yapısının ve özelliklerinin dile yansımaları çevirmenin sadece yabancı dil ve kültürü değil aynı zamanda kendi dil ve kültürünün yapısını, beklentilerini ve kullanımını çok iyi bilmesi gerektiği aşikardır.

Sahaya girdiğiniz zaman şunu görüyorsunuz. Almanya’da artık Türk çocukları çok dilli büyüyorlar. Türkçe, Almanca bir de İngilizce var. Yaptığımız istatistiklerde çok dilli bir neslin Avrupa'daki Türkler arasına geldiğini görüyoruz. Ama burada bana göre eksik olan ayak Türkçe ayağı.

Şinasi’den beri ağır aksak yürüyen Türkçeye gidiş giderek sür’atlenecek, hep kabul edildiği gibi Reşat Nuri, Refik Halit, Falih Rıfkı’da dil merkezini bulacaktır. Bu noktadan sonra Türkçe tarihinin en güzel örneklerini verecektir.

batı kökenli bazı kelimelerdeki ses olaylarının yazım kılavuzu’na yansıması üzerine


En Çok Okunanlar