24 Ocak 1980 ekonomik paketi ve 12 Eylül 1980 askeri darbesi Türkiye’nin entelektüel iklimini de derinden etkileyen bazı kalıcı tesirler bırakmıştır. Şöyle ki söz konusu dönem Türkiye’nin ekonomik düzlemde küresel neo-liberal ekonomik düzene, siyasi düzlemde ise Soğuk Savaş sonrası oluşan yeni dünya düzenine eklemlenmesi sürecinin başlangıcını oluşturmaktadır. Bu kapsamda söz konusu süreç ideolojik ve kültürel olarak da liberalizmin, kimlik odaklı politikaların ve çokkültürcülüğün yükselişine şahit olmuştur. Bu yazıda söz konusu edilecek husus aslında bu neo-liberal toplum modeli çerçevesinde liberal aydın tipinin yükselişidir.
Sayı 1 - Entelektüel içinddekiler
İnsan, “sonsuz, sınırsız ve sırasız” bir evrende, kendi varlığını, bütün- lüğünü, canlılığını sürdürür. İnsanlar bunlardan kaynaklanan “belirsiz, tanımsız, bilinmez” gerginlik hallerini “belirli, tanımlı ve bilinir” kılmaya çalışır. İnsanın bu çabalarına en büyük destek din, tarih ve kültürden gelmektedir. İnsanlar, hayata din, tarih ve kültür ile tutunurlar.
-türk milliyetçiliğinin türk sineması’ndaki serüveni üzerine kısa bir inceleme-
Teknoloji ve küreselleşmeye paralel olarak günümüz toplumlarının yaşam tarzları ve buna bağlı olarak toplumsal-kültürel yapıları hızla değişiyor.
Romantizm 19. yüzyılda Avrupa’da edebiyatta, sanatta ve entelek- tüel alanda ortaya çıkmış bir akım olarak tarif edilir. ugün “romantizm”, “romantik” denince akla aşkla duyguyla yoğrulmuş insanlar ve bunların sergiledikleri hareketler gelmektedir.
Mükemmele ulaşma kaygısı, insanların üretkenliğini de olumsuz etkileyebilmektedir. Bu kaygı yalnızca yapılan işi en iyiye ulaştırma yönünde gayret etmek şeklinde ilerlemez. Zaman zaman başarısızlıktan kaçma olarak da kendini gösterebilmektedir.